Rahman ve Rahîm Allah’ın adıyla

Bu duayı taşıyan ve okuyanlarla beraber arzın, hükmüyle ayakta durduğu, yıldızların, emriyle kaydığı ve dağların, izniyle yürüdüğü Allah’a sığınıyorum. “Göklerde ve yerdekiler, hatta Güneş, Ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, bütün canlılar ve insanların birçoğu Allah’a secde ediyorlar. İnsanların çoğu hakkında ise azap hükmü kesinleşmiştir. Allah’ın zelîl kıldığını azîz edecek kuvvet yoktur. Şüphesiz ki Allah ne dilerse onu yapar.” ve “Allah dilediği şekilde hükmeder.” Bu duayı taşıyanla beraber, yaratılıp yeryüzüne saçılanların, gece ya da gündüz ortaya çıkanların ve perçemleri Yüce Allah’ın yed-i kudretinde olan bütün canlıların şerrinden Rabbim’e sığınıyorum. “Şüphesiz ki Rabbimin her icraatı doğru ve güzeldir.” “Sen Kur’ân okuduğun zaman, Seninle âhirete inanmayanlar arasına bir perde çekeriz. Kalblerinin üzerine O’nu iyi anlamalarına mâni kılıflar geçirir, kulaklarına da ağırlıklar koyarız. Sen Kur’ân’da Rabbini tek olarak andığın zaman, onlar nefretle arkalarını dönüp giderler.” Hakk’ın sem’, basar ve kuvvetine sığınırım da, düşmanlık besleyenler bir anda, kulaksız, gözsüz ve kuvvetsiz kalıverirler. Enbiya ve evliyanın da dehâlet ettiği risalet iklimine dehalet ederim de, zorba firavunlar bana bir kötülük yapamazlar. Cebraîl’i sağımda, Mikaîl’i solumda, Azraîl’i arkamda ve Efen- dimiz Muhammed’i (alâ nebiyyina ve aleyhimüsselâm) da önümde kabul ettim ve zalimlerin yapacağı kötülüklerden, her hâlime muttali olan Rabbime sığındım. “Allah’a dayanıp güvenene Allah kâfidir. Allah buyruğunu elbette yerine getirir. Gerçekten Allah her şey için bir ölçü, her iş için bir vâde belirlemiştir.” “Onlar yardımımıza mazhar olacaklar ve Bizim ordumuz mutlaka galip gelecektir.” “Allah’tan başka ilah olmadığına şahit bizzat Allah’tır. Bütün melekler, hak ve adaletten ayrılmayan ehl-i ilim de bu gerçeğe, Azîz ve Hakîm (mutlak galip, tam hüküm ve hikmet sahibi) Allah’tan başka ilah olmadığına şahittirler. Allah katında hak din İslâmdır.” “De ki: Bana vahyolundu ki, bir cin cemaati Kur’ân’ı dinledikten sonra şöyle dediler: “Biz ger- çekten, doğru yolu gösteren harikulade bir Kur’ân dinledik. Bundan böyle Rabbimiz’e asla bir ortak tanımaya-cağız.” Hiçbir şey ve hiçbir kimse Allah’a galip gelemez ve onun kudretinden kaçamaz. O Semî’ ve Basîr’dir. “Muhakkkak ki Allah, takva dairesinde hareket edenler ve ihsan sahipleriyle her zaman beraberdir.” Gerçek güç ve kuvvet O’nundur ve O’ndandır.
Âlemlerin Rabbi Allah’a hamd ve sena, Efendimiz Hazreti Muhammed’e, tertemiz aile fertlerine ve insanlık âleminin seçkin nesli olan ashâb-ı kirâmına da salât ü selâm olsun. Âmîn!